11 Ağustos 2013 Pazar

Ramazan Bayramı Etkinlikleri



Bayramlarda uzaklardaki ailemizi ziyarete gitmekten yaşadığımız şehirde neredeyse hiç bayram geçirmedik. Bu bayram evimizdeydik :)  ilk gün ne kadar akrabamız varsa gittik bayramlaştık, aklımız sıra bebekle kısa kısa oturup bi güne bitirecektik, evet bitirdikte ama sabah erkenden evden çıkıp gecenin bi vakti dönerek. Oğlum epey yoruldu ama hoşuna gittiğinden hiç belli bile etmedi. Gittiği her yerde karış karış gezindi emekledi. (hâlâ yürüyemiyoruz!)

ikinci gün şekil üzerinde görüldüğü gibi yaylaya serine kaçtık, piknik yaptık. Dayımlarla uzun zamandır açık hava organizasyonu yapmamıştık. Kendisi piknikte benim için bi çığır açtı ve demlik dahi getirerek çay bile demledi. Ellerine sağlık valla çok da güzel oldu. Ben piknik olayında bebeden ötürü plastik kap kacak minimum zahmet eziyet taraftarı olmama rağmen düşünmedim değil, böylede güzel oluyor acaba pikniklik edinsem mi bi tane diye ama yok yok ben yapamam :(

Bayramın 3. Günü denize gitme planımız vardı ama olmadı eşimin işi çıktı. Ne yalan söyleyeyim bende 2 gündür yorulmuştuum ara vermiş olmak ii oldu.

5 Ağustos 2013 Pazartesi

Bir haftalık ev yatış sona erdi :(

Geçtiğimiz hafta boyunca izinliydim ve evdeydim, sebep tabiki oğluşumun bakıcısının temmuz başı itibariyle kendi oğluna bakmak üzere işten ayrılışı :) Biz bu durum üzerine Okanımı kreşe vermeyi düşünüyorduk, malum bir yaşını doldurdu, hala kreş için erken bi yaş ama bebek de sayılmaz artık, mecburiyet üzerine tanıdık bi kreşle görüştük tam fiyatı görüşüp yazdıracağımız gün bambaşka bir haber aldık ve hayatımızın seyri bambaşka bir yöne doğru değişti.
Yayınlanan bir kanuna göre sözleşmeli olarak çalıştırıldığım kurumda kadroya atanma imkanım oldu, başvurular yeni başladı ama biz daha haber olur olmaz kreş işinden vazgeçtik, çünkü bu haberi daha ben okana hamile iken bekliyordum. Çok bekledik ama değecek inşallah. Kadroyu alır almaz ücretsiz doğum iznine ayrılmayı planlıyorum, yok memur olup doğurcaktın geç kaldın derlerse istifaya kadar yolu var çünkü oğluma ben bakmak istiyorum, daha doğrusu o annesinden bu küçük yaşta ayrılmasın istiyorum.
Neyse gelelim ramazanın son günlerine, eşimin sürekli iş çevresinden aldığı iftar davetleri ve bu davetlere bebeli katılamayacağım sebebiyle evde kendi başıma saçma sapan iftar yemekleri düzenliyorum, insan tek olunca çeşit çeşit yemek yapası gelmiyor, örneğin geçen gün kendime patates cipsi yaptım. Biliyorum çok sağlıklı besleniyorum değil mi :D
Patatesleri ince ince dilimledim, yağ, kırmızı biber ve karabiber ile harmanladım. Hatta yarısına bir de bimden aldığım sarmısaklı çeşni döküp karıştırdım. Dizdim tepsiye tek tek, 200derece fırında 30 dk mükemmel oldular. Yanlız bu süre patateslerin inceliğine göre değişir.
Ben böyle sağlıklı (!) beslenirken oğlumu da düşünmeden olmaz, malum bizim ki ben ne zaman evde olsam hastalanıyor, bu da yaklaşık ayda bire tekabül ediyor. Bu seferde boğazı ağrıyo kuzumun, o yüzden pütürsüz şeyleri daha kolay yiyo, çorba ile sebze püresi arasında bişeler hazırlayım dedim, napayım diye düşünürken evde ne var ona göre bişeler hazırlayım dedim. Soğan, patates, kıyma, bezelye, az tatlı kabak dilimi biraz su ile düdüklüde haşladım, blendırdan geçirdim.
Afiyetle yedi bebişim. Bide taneli yemeğe alışsa süper olacak ama bu hastalıklar sebebiyle kilo kaybediyo, bende yesinde nasıl yerse yesinciler gibin yediriyorum böyle :\